Pazarlama Dünyası Blogosferi’i Keşfetti: Büyük Bir Değişimin İlk Adımları

Pazarlama Dünyası Blogosferi’i Keşfetti: Büyük Bir Değişimin İlk Adımları

Zeynep Özata

Arda Öztaşkın

GİRİŞ

Bloglar, internetten sonra, bilgi dünyasında patlak veren en büyük salgın olarak nitelendiriliyor. İş dünyasını sarsacağı ve hatta blogların iş hayatı için seçimlik bir araç değil, bir ön koşul olmasından sözediliyor. Marketingprofs.com yazarı B.L. Ochman şöyle diyor: “Eğer Blog’ları işiniz için nasıl kullanacağınızı düşünmüyorsanız, çok büyük bir fırsatı kaçırıyorsunuz demektir. “Blogging” etkili bir pazarlama aracı olabilir. Aynı zamanda tüketiciler ile ilişkiyi sürdürmek için mükemmel bir yol ve olası problemleri öğrenmek için bir erken uyarı sistemi olabilir.” Ancak, küçük bir sorun var. Hala blog’ların tam olarak ne olduğunu bilmiyoruz, hatta çoğumuz duymadı bile… Okumaya devam et

Müşteri Memnuniyetini Sağlayabilmek İçin İlişkisel Pazarlama Süreci Başlatmalı

Müşteri Memnuniyetini Sağlayabilmek İçin İlişkisel Pazarlama Süreci Başlatmalı

Ufuk Gergerlioğlu

Şirketlerimizin, globalleşen dünyamızda kendilerine bir yer bulabilmesi için uluslar arası alanda literatüre girmiş kavramları dikkatlice takip etme zorunlulukları vardır. İlişkisel pazarlama bu kavramlardan biridir. Özellikle CRM uygulamalarında bu konu detaylı bir şekilde ele alınmaktadır. İlişkisel pazarlama, temel anlamda, yeni müşteriler bulmaktan çok mevcut müşterileri elde tutma ve onlarla ilişkileri geliştirme üzerine odaklanan bir analayışı içermektedir.

İlişkisel pazarlamanın üç ana bölümü vardır. Birinci bölüm kurumların şirket bazında müşterileri ile ilişkilerini gösteren faaliyetlerini kapsamaktadır. Küçük ve orta ölçekli şirketlerimizin bünyesinde en çok uygulama alanı bulan bu faaliyetin uluslar arası literatürde ismi, ‘external marketing’dir. Okumaya devam et

Pazarlamacılar Giremez!

Pazarlamacılar Giremez!

Emirhan Aydın

Sanırım hepimiz günlük hayatımızda bu türlü yazılarla karşılaşıyoruzdur apartman kapılarında. Ansiklopedilerin kapı kapı satılmaya başladığı 1980’li dönemlerden bu yana elinde çanta olan, takım elbiseli ve bir şeyler satmaya çalışan insanların genel adı “Pazarlamacı” oldu maalesef. Maalesef diyorum, çünkü durum sanıldığı gibi değil. Ama kalıplaşmış düşünceler ve kırk akıllının taşı çıkaramaması yüzünden hala eksik bilgi bizleri yanıltıyor. Durumun iç yüzü görünenden çok farklı. Çünkü bizim burada bahsettiğimiz bir bilim dalı. (Her ne kadar hala bilim dalı olarak görülmese de.) Esas bahsetmemiz gereken ise, bu bilim dalının ufak ama önemli bir parçası: Kişisel Satış. Bizim milletçe hatamız, bir bütünün içindeki ufak bir parçanın görevini, bütüne yüklemek. Peki nedir bu meşhur pazarlama, nedir kişisel satış? Okumaya devam et

Pazarlamacılar Gardiyandır

Pazarlamacılar Gardiyandır

Zeki Yüksekbilgili

Kriminoloji uzmanı James Q.Wilson’un teorisi KIRIK CAMLARI’ı belki duymuşsunuzdur. Eğer sokakta giderken, kırık camlı (ve tamir edilmemiş) bir bina varsa, yavaş yavaş bu binanın diğer camları da etraftakiler tarafından kırılır. Çünkü insanlar bu binadakilerin ya orada olmadığına yada bu konuyla ilgilenmediklerine inanırlar. Akabinde bu anarşi önce binayı sarar, sonra da sokağı…

Michael Levine’in kitabı KIRIK CAMLAR, KIRIK İŞLETME’de, bu teoriyi pazarlamaya uyarlamış. Eğer detaylara önem vermezseniz, detaylar tüm işinizin yok olmasına sebep olabilir. Bu kırık cam, kötü bir alo sesi, feci bir kart, başarısız bir satış elemanı, önemsemez bir işçi veya mal iadesindeki aptalca bir kural olabilir. Bu detaylar, işletmenizin KIRILMASINA yol açabilir. Okumaya devam et