E-Posta İle Pazarlama Yaparken Bilmeniz Gerekenler

E-Posta İle Pazarlama Yaparken Bilmeniz Gerekenler

Zeki Yüksekbilgili

2011 yılında dünya nüfusu 6,930,055,154 kişi, bu kişilerin %32.7’si, yani 2,267,233,742 kişi internet kullanıyor.  Kullanımda olan e-posta hesapları üzerinden her gün 361 milyar gönderi yapılıyor. Siz bu cümleyi okurken 20 milyon e-posta gönderildi. Kısaca, e-posta, internet kullanıcılarının baştacı…

İnternet, Türkiye’de sanılanın aksine ciddi bir kitle tarafından kullanılıyor. Kalkınma Bakanlığı Bilgi Toplum Dairesi Başkanlığı, Türkiye Büyük Millet Meclisi Bilişim ve İnternet Komisyonu araştırmasına göre, Türkiye’de 31 milyondan fazla kişi internet kullanıyor. Türkiye, internetin sosyal kullanımında ise dünyada 6’ncı sırada Bu alandaki bir paylaşım sitesine üye olanların sayısı 31 milyon.

İnterneti kullanan müşterilere ulaşmanın en kolay yolu ise e-postalar. E-postalar ile sunumlarınızın çok ucuza duyurulmasını sağlamanız mümkün. Çünkü e-postalar hala en ucuz tanıtım mecrası. İşte bu yüzden de, son zamanlarda artık binlerce firma, tanıtımları için bu etkin ve ucuz yöntemi seçiyor.

E-postalarla ilgili araştırmalar, bu aracın kullanımında dikkat edilmesi gereken önemli noktaları belirlemiş durumda. Bu sonuçlara gore düzenlenecek e-posta kampanyalarının başarı şansları bir hayli yüksek. Siz de, e-postalar aracılığıyla tanıtım yapacaksanız, e-postlarala ilgili muhakkak bilmeniz gerekenler; Okumaya devam et

BT ile Pazarlama Stratejileri

BT ile Pazarlama Stratejileri

Oğuz Gel

Türkiye’de bilgi teknolojisinin en yoğun olarak kullanıldığı işkollarından biri de bankacılık. Bu sektörün, milyonlarca kişiye çok sayıda ürünü sunarken, müşteri başına birim zamanda düşen işlem sayısıyla da gerek operasyonel, gerekse müşteri ilişkileri yönetimi için BT kullanımında önder rolü oynaması da doğal. Yıllar içinde süregelen gelişmelere baktığımızda da, gerek bankalarımızdaki teknolojik altyapının oldukça güncel ve daha ileri ülkelerdeki meslektaşlarıyla kıyaslanabilir olduğunu, gerekse bunun gerçekten yoğun emek gerektiren değerli uygulamalarla desteklenip bankaların kendi müşterilerine kolaylık, hız ve hizmet kalitesi olarak yansıdığını görüyoruz. Hatta zaman zaman rastladığımız bazı örnekler, Türkiye’de sunulan bazı bankacılık hizmetlerinin teknolojide ve finans sektöründe çok gelişmiş olan ülkelerde bile bulunmadığını ortaya koyuyor. Okumaya devam et

Sanal Pazarlama

Sanal Pazarlama

Tanju Argun

Bu gün dünyamızı kasıp kavuran İnternet, kendine özgü özellikleri ile geleneksel iletişim ortamlarından çok farklı bir yapı oluşturuyor. Bu değişik medyada, geleneksel pazarlama yöntemleri de değişime uğramak zorunda. Bu elektronik sanal toplumda, pazarlama çabalarının başarıya ulaşması için yeni  iş paradigmaları ortaya çıkıyor.

Sınırlar zorlanıyor.

Geleneksel pazarlama, kütlesel bir tüketici ortamına mesajlar göndermekte idi. Şirket imajı ve ürün reklamları  çoğu zaman farklı gruplar tarafından oluşturulur. PR cılar la pazarlamacılar arasında, koordinasyonsuzluk tan da  öte,  uçurumlar oluşurdu. Bu iki grup arasındaki benlik çekişmeleri, şirketin vizyon misyon ve hedefleri ile uyuşmayan  farklı mesajların uçuşması tüketicinin kafasını karıştırırdı. Son zamanlarda reklamcı,  reklamın sanat yönü ile ne kadar başarılı olduğu ile öğünmekte ama o reklamın, ürünün satışını artırma yönünde katkısını göz ardı etmekte idi. PR grupları, şirketin pazarlama stratejileri ve hedef kitleleri ile ilişkisiz mesajlar yayınlar ve kurum imajını ne kadar yücelttikleri ile övünürlerdi. Satışlar düşüp zarar etmeye başlayınca da sebep arayışları başlardı. Okumaya devam et

Web Balonu Patlasa Bile Bize Bişey Olmaz!

Web Balonu Patlasa Bile Bize Bişey Olmaz!

Arda Kutsal

Web 2.0, yeni girişimler, fırsatlar ve riskler konusunda bir sohbet esnasında verdiğim örneği paylaşmak istiyorum.

Amerika’da 2000’lerin sonunda internet şirketlerinin birçoğunun iflası ile sonuçlanan web balonu patlaması, bugün Web 2.0 ile eski hareketliliğini yakalayan sektörde sütten ağzı yananların endişelenmesine sebep oldu.

Gerçi son satın almalar büyük firmaların böyle bir ihtimale pek inanmadıklarını gösterse de tedbiri elden bırakmayanlar da yok değil.

Amerika’da yada dünyanın diğer bölgelerinde böyle bir durum gerçekleşir mi bilmiyorum ama Türkiye’deki internet pazarında hiçbir zaman böylesine bir balon patlaması gerçekleşmeyecektir. Neden mi? Çünkü…

Biz ülkemizde hiçbir zaman belirli evrelerden geçip teknolojik, kültürel ya da ekonomik değişimler yaşamadık. Biz herzaman basamakları atlayarak çıktık.

E-ticaret’i ele alalım. Amerika’da e-ticaret nasıl gelişti?

Klasik ticaret şekillendi, direk pazarlama modelleri uygulanmaya başlandı, katalog siparişleri, satış için oluşturulmuş call center’lar, web siteleri derken iş sonunda e-ticaret ile sonlandı.

Bizde nasıl oldu? Ben alışverişimi gidip mağazalardan yaparken birgün bir de baktım ki e-ticaret başlamış. Hatta dikkatinizi çekerim ülkemizde bugünkü kadar web sitesi yokken e-ticaret başlamıştı. İnternet kullanıcısı sayısı yerlerde sürünürken başlamıştı.

Biz onların yaşadığı geçişi yaşamadık…!

Telekomünikasyonu düşünün. Amerika’da sabit hatlar, sabit hatlarda farklı uygulama ve servisler, sabit hat kampanyaları, çağrı cihazları, araç telefonları şeklinde bir gelişim sonucu cep telefonlarına geçiş sağlanmışken. Bizde nasıl oldu? Sabit hatlarda sadece Türk Telekom ile mutlu mesut hiçbir ek uygulama olmadan, kampanya olmadan, sabit hatlarda uygulanabilecek servisleri tanımadan bir anda yaklaşık 30 milyon cep telefonu abonemiz oldu. (sayıdan emin değilim belki daha fazladır)

Bu ve bunun gibi daha onlarca örnek yaratabileceğimize eminim ama çok fazla uzatmak istemiyorum.

Demek istediğim şu. Biz Türkiye’de basamakları atlayarak çıkıyoruz ve bu bize yenilikleri hazmetme hissini yaşatmıyor.

Kendimizi yeniliklere adıyoruz ama önce diğerleri ne yapmış onu görüyoruz. Yaşamımızın olağan gelişiminde ortaya çıkan yenilikler olmadıkları için onları önce şaşkınlıkla algımaya çalışıp, etrafımızda olup biteni inceliyor sonra test edip kabul ediyoruz. İşte o aşamada kabulümüz biraz şiddetli ama tam oluyor.

Bu şiddetli ve tam kabul etmemiz süresinde geçen zamanda, dünyadakiler gelişimin ikinci safhasına geçmiş oluyorlar ve evrimlerinde ilerliyorlar. İşte eğer oralarda, o aşamalarda bir balon patlaması, ekonomik sallantı olursa onlarda yıkım gerçekleşiyor.

Onlarda yıkım gerçekleştiğinde biz elimizdeki oyuncağa yeni alıştığımız için pazarımızda talep hala taze oluyor. Onlar kendilerine geliyorlar, yenileniyorlar, yeni girişimlerini oluşturuyorlar ve bu sefer yeni bir ürün ile ortaya çıkıyorlar.

Bu yeni ürün yada konsept gelişip trend halini aldığında biz bu yeniyi keşfediyor ve bu sefer ona sarılıyoruz. Aradakileri yani onların sallandığı, balonun patladığı dönemleri yaşamadan bir sonraki basamağa geçiyoruz. Kısacası bu rutin böyle sürüp gidiyor.

Sonuç olarak ne mi oluyor? Onların sallandığı ve balonun patladığı dönemde biz o aşamaya gelmemiş oluyoruz. O aşamaya gelmediğimiz için de risklerin gerçekleştiği pazar koşullarına sahip olmuyoruz.

Ülkemizde Web 2.0 alanındaki gelişmelerde de durum böyle ve böyle olacaktır.

Web servislerimiz dünyadaki örnekleri kadar çeşitlenmiş değil ve önümüzdeki dönemlerde biz daha bunları çeşitlendiriyor, geliştiriyor olacağız. Bu alanlardaki fırsatları değerlendirip yeni iş alanları yaratırken Amerika’da yeni bir balon patlarsa biz bundan etkileniyor olmayacağız.

Çünkü bizim balonumuz daha hala şişiyor olacak. Onlar patlayan balonlarını atıp daha çok şişebilen yenisini aldıklarında biz elimizdekileri yenileri ile henüz değiştirmeye başlayacağız.

Sonuç olarak yazımın ilk cümlesinde bahsettiğim sohbet esnasında verdiğim örnek buydu.

Balon patlar mı? Trend geçer mi? diye düşünmek yerine fırsatlar ve açık alanların incelenmeye başlanmasını ve yatırımların zaman kaybedilmeden dinamik ortamlarda girişimlere dönüştürülmesini tavsiye ediyorum.

Web Girişimlerinde Başarı İçin 5 Madde

Web Girişimlerinde Başarı İçin 5 Madde

Arda Kutsal

Yeni ekonominin bel kemiği web girişimleri ile bu alanda her geçen gün dünya çapında geliştirilmiş farklı tecrübelere tanık oluyoruz. Flickr, YouTube, MySpace, del.icio.us ve diğerleri…

Sözünü ettiğim girişimlerin her biri kendi alanında yeni bir yaklaşım getirmiş, farklılaşmış yada bir şekilde kullanıcısının frekansına girerek başarıyı yakalamış örneklerdir.

Ülkemizde de bu yönde oluşturulmuş ve kullanıcıları tarafından sahiplenilmiş servisler mevcut. Ekşi Sözlük, Pilli Network siteleri (Hafif.org, bildirgec.org, 3ayak.org, zamazing.org ve 22dakika.org ), sosyomat.com, yonja.com ve diğerleri…

Peki dünyada ve ülkemizde bu tür servislerin, iş modellerinin yada girişimlerin başarısının sırrı nedir? Ne yapılması gerekir?

Bana göre olmazsa olmazlar şöyle:

1. Hedef kitlene odaklan.

2. İlk ol yada daha iyi ol.

3. Bedenini sat ama ruhunu satma.

4. Kullanıcını kandırmaya çalışma.

5. Dinamik ol. Yazdığım 5 maddeyi örneğini verdiğim siteleri göz önüne alarak yorumlayabilirsiniz.

Başarıya ortak olmak için eklemek istediğiniz madde var mı?

Elektronik Pazarlama

Elektronik Pazarlama

1.GİRİŞ

Genel olarak iş yapmak üretilen bir malı satmak demektir. Pazarlama ise malı satmak için müşterilerle iletişime geçmek ve onlara ürünü satmaya çalışmaktır. Geleneksel olarak bir şirket müşterilerine aşağıdaki yöntemlerle ulaşır:

• Yüz-yüze görüşme ile

• Posta ile

• Telefon ile

Satış kanalı olarak adlandırılan bu değişik yöntemler , müşterilere ihtiyaçları olan ürünleri veya servisleri sunmayı amaçlarlar. Internetin yaygınlaşması, ve iş hayatında kullanılmaya başlanması bir çok iş alanının geleneksel yöntemlerini değiştirmiş ve e-business denilen terim ortaya çıkmıştır. Bir araştırmaya göre , 1998 yılında internet ekonomisi 300 milyar dolarlık bir gelir yaratmıştır. Ayrıca elektronik ortamlarda alışveriş geleneksel yöntemlere göre çok daha popular hale gelmiştir. Internet üzerinde iş yapmanın avantajları söyle sıralanabilir:

•  Çok daha büyük bir kitleye ulaşabilme imkanı

•  Müşteriyle daha yakın ilişki kurabilme

•  Masraflarda azalma

• Zamandan kazanç Okumaya devam et

Sizin Şirketiniz Nerede?

Sizin Şirketiniz Nerede?

Zeki Yüksekbilgili

Çok kısa bir süre öncesine kadar şirketler, müşterilerinin dikkatini çekebilmek, ürünlerini ya da yaptıkları işleri tanıtabilmek için pahalı reklamlar satın almaktan başka bir iletişim yolunu düşünemiyorlardı bile. Bu dönem içerisinde toplu medya aracılığıyla iletişimi gerçekleştirmekten başka çıkar yol yoktu ve şirketler mümkün olduğunca kontrol altına alabildikleri hedef kitleye reklamlar yoluyla ulaşmaya çalışıyorlardı. Ayrıca kişiye özel (bireyselleştirilmiş) her hangi bir mesajı kişilere ulaştırmak neredeyse imkansızdı, en kötü olan ise, reklamların gerçekten çok pahalı olmasıydı.

Bu gün reklam fiyatları değişmedi, reklamlar hala çok pahalı ama özellikle kişiye özel mesajlar ulaştırmayı hedefleyen şirketler için reklamlarla karşılaştırılamayacak kadar ucuz bir alternatif var; internet. Internet ile pazarlama iletişimi tamamen değişti, eski kuralların yerini yenileri aldı. Artık reklam toplu medya aracılığıyla yapıldığı şekliyle tek yönlü değil, tüketicinin de içerisinde olduğu ve her zaman kolaylıkla ulaşabileceği çift yönlü bir şekle dönüştü. İşte bu çift taraflı iletişim artık bloglarla, pod yayınları (pod casting) ile, e-kitaplarla, e-bültenlerle, kişiselleştirilmiş e-posta mesajlarıyla, özel içerikli web siteleri ile sağlanıyor. Yeni pazarlama iletişiminde reklam artık her şey değil! Okumaya devam et

Web Tabanlı Müşteri Hizmetlerinde Başarılı Olmanı 10 Sırrı

Web Tabanlı Müşteri Hizmetlerinde Başarılı Olmanı 10 Sırrı

Etkin müşteri hizmetleri, aslında son derece ulaşılabilir bir hedeftir. Bu tespit, görece sınırlı kaynakları olan şirketler için de geçerlidir. Gereken tek şey, doğru ilke, uygulama ve  araçlardır. Aşağıda, Web tabanlı müşteri hizmetlerini başarıya taşıyan 10 özellik sıralanmaktadır:

Web Sitenizin, Müşterileri `Dinleyebildiğinden’ Emin Olun.

Her başarılı satış uzmanı, işinin en önemli kısmının, müşterinin üstü kapalı ve açık mesajlarını dinlemek olduğunu bilir. Web siteleri de aynısını yapmalıdır. Üstü açık mesajlar, belli bir bilginin talep edildiği net isteklerdir. Üstü kapalı mesajlar ise herhangi bir içerik türünün bulunmasında zorluk çekildiğini hissettiren sorgulama ya da kullanım biçimleridir. Etkin müşteri hizmetleri, müşterilerden gelebilecek bu iki tür mesaja da kulak verilmesini sağlayacak mekanizma ve/ya da uygulamaların varlığını gerektirir.

Müşterilere İstediklerini Verin Müşterilerin ne tür bilgiler istediklerini bir kez `duyduğunuzda’, bunu onlara vermelisiniz; hem de hemen! Okumaya devam et

Internet Üzerinde Yeni Pazarlama Problemleri

Internet Üzerinde Yeni Pazarlama Problemleri

Zeki Yüksekbilgili

Internet, küresel bir bakış açısı sergilemekte; bir kullanıcı, Pakistan’dan üretici bulmak için bir siteye girebilir, Almanya’daki müşterisi ile e-posta ile haberleşebilir ve ürünlerini ABD’deki müşterilerine sergileyebilir. Bu küresellik yeni engel ve problemleri de beraberinde getirir çünkü Internet, şirketin, birbirinden kültürel, kanuni ve sosyal açıdan farklı, dünya çapında birçok yeni potansiyel pazara ulaşmasını sağlar. Bu yeni çevrenin yarattığı yeni pazarlama problemleri sekiz ana başlık altında toplanabilir;

1- Kültürel Çehre:

Internet üzerinde pazarlamada farklı ülkelerin kültürel farkları göz önüne alınmalıdır. Bu farklılıklar; dil, imgeler ve renkler olarak sıralanabilir. İçerik hazırlanırken, hedef bilge seçilmeli, bu bölgenin kültürel çehresine uygun tasarlanmalıdır. Aksi halde, pazarlama mesajının hedef kitleye ulaşması mümkün olamaz. Örneğin, Amerika ve Avrupa’da siyah matem rengiyken, Doğu kültürlerinde beyaz matemi belirtir.

2- Kişisel Gizlilik (Mahremiyet):

Birçok farklı kullanıcının, kişisel gizlilik konusundaki beklentileri ve reaksiyonları farklı olabilir. Bu yüzden, Internet üzerinde pazarlama yaparken, kişisel gizlilik düzeyine dikkat edilmelidir. Örneğin, Amerika’daki kullanıcılar, izinsiz olarak kendilerine yollanan pazarlama mesajlarını, mahremiyete saldırı olarak algılamaktadır. Avrupa’da ise, bu mesajlar, müşteriler tarafından ilgiyle karşılanmakta ve satın alma kararlarına etkili olmaktadır.

Okumaya devam et